Üniter Devlete veda uzlaşısı
4 mins read

Üniter Devlete veda uzlaşısı

Mesele ne Murat Kurum.. Ne de Ekrem İmamoğlu…

Sağ-sol, Alevi-Sünni, Türk- Kürt meselesi de değil..

Nihayetinde bir yerel seçime gidiyoruz. Şehirleri 5 yıl boyunca kimin yöneteceğine karar vereceğiz. Millet kimi isterse sandıktan o çıkacak. Herkes de bu karara saygı duyacak.

Buraya kadar bir sorun yok.

Ancak gözümüzün önünde, seçmenin aklıyla alay ederek tehlikeli bir oyun oynuyorlar.

En sonda söyleyeceğimizi başta yazarak devam edelim.. Masada Türkiye’nin üniter devlet yapısı var. Yani mesele an itibariyle memleketin birliği, toprak bütünlüğü…

Abarttığımızı düşünenler olabilir.. Onlara tavsiyem sabırla yazıyı okumaya devam etmeleri.

Muhalefet bu yerel seçimde İstanbul başta olmak üzere birçok kritik ilde Kandil patentli “Kent Uzlaşısı” stratejisi ile seçime gidiyor değil mi?

DEM-HDP çizgisi İstanbul’un kritik ilçelerinde aday çıkarmıyor. Bunun karşılığında Büyükşehir Meclisine CHP listelerinden üye yazdırıyor. (Bknz: Üsküdar, Tuzla Meclis Üyelik listeleri.) İstanbul Büyükşehir Meclisi’nde 20 üyeli etkili bir grupları olacak. Ama bu da DEM’e yetmiyor.

CHP’nin Esenyurt adayını Atatürk’ün partisine adeta zorla geri çektirdiler. Yerine 2015 seçimlerinde HDP’den Milletvekili adayı olan Ahmet Özer’i getirdiler! İddia o ki, seçilirse CHP’den istifa edecek ve DEM’e geçecek. Kandil’in eline “İstanbul’un en kalabalık ilçelerinden birini biz yönetiyoruz” cümlesiyle başlatacakları müthiş bir propaganda malzemesi verilmiş olacak.

Ahmet Özer ilginç bir profil. Açık kaynaklardan “Asıl mesele Rojava’dır. Türkiye, Rojava Kürtlerini düşman olarak görüyor” diye başladığı konuşmalarını okuyun. CHP’nin Esenyurt’u kime, neden bıraktığını daha iyi anlayacaksınız.

Türkiye’nin üniter devlet yapısı masada dedik..Hala inanmayanlar için DEM Parti MYK Üyesi Murat Mıhcı’nın şu sözleriyle devam edelim: Kent uzlaşısı sadece bir seçim süreci modeli değil, ileriye dönük bir örgütlenme biçimidir!

DEM’in “İleriye dönük örgütlenmesi” sizce ne olabilir? Tek parça bir Türkiye isterler mi mesela? Yoksa akıllarından geçen “Esenyurt Özerk Bölgesi” ilan etmek mi olur?

Herkes aklını başına alsın… Görünen köy kılavuz istemez.

Başak Demirtaş’ın adaylıktan Kandil’den gelen “İttifaka dönün” açıklamasıyla çekilmesi..DEM’in vakit geçirmeden başka isimleri aday ilan etmesi.. Ve İstanbul’un birçok ilçesinde seçime CHP-DEM ortak adaylarıyla girmeleri vs..

Seçmenin tepkisini çekmemek için adım adım, sessiz ve derinden gittiler. İstanbul’da DEM-İmamoğlu ittifakını kurdular.

Görünürde DEM’in kendi adayı var. Ama havada uçan kuşlar bile biliyor ki, DEM yönetiminin gönlü İmamoğlu’nda.

Takdir senin İstanbul…

1 günde 500 bin ev ziyareti mi?

Önümde AK Parti İstanbul İl Başkanlığı’ndan gelen basın bülteni var.

Geçtiğimiz Pazar günü tam 500 bin haneye ziyarette bulunmuşlar!

İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe “Her Adımda Yeniden İstanbul” adını verdikleri kampanya kapsamında kentteki 5 milyon haneyi tek tek ziyaret edeceklerini söylüyor!

Eğer bunu başarırlarsa müthiş bir iş yapmış olurlar. Çünkü sadece sosyal medya ve geleneksel medya üzerinden yürütülen bir seçim kampanyası İstanbul’u kazanmaya yetmez.

39 ilçe ve 964 mahalleden oluşan devasa bir kent İstanbul. Her mahallenin kendine has sorunları ve yine kendine has bir ruhu var.

Kabaktepe “ Nerede olursa olsun, hangi kesimden olursa olsun, İstanbulluları asla yalnız bırakmayacağız” diyor. Bu önemli ve etkili bir vaat.

AK Parti teşkilatlarının kapı kapı dolaşarak İstanbullunun oyuna talip olması, vatandaşı dinlemesi her şeyden önce bir samimiyet göstergesi…

Bu çalışmanın karşılığını sandıkta muhakkak alacaklardır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir